İzmir'de 20 diş kliniği şubemizle hizmetinizdeyiz.

Sizi arayalım.

Porselen Kaplama Sonrası Bakım Nasıl Yapılır?

unnamed (17)

İçindekiler

Porselen kaplamalar, bireyin gülüşünü dönüştüren, estetik ve fonksiyonel açıdan mükemmel sonuçlar sunan uzun soluklu yatırımlardır. İzmir’in estetik diş hekimliği alanında öncü kliniği olan Avrupadent’te uygulanan yüksek kaliteli tam seramik (E-max, Zirkonyum) kaplamalar, doğru bakımla ömür boyu size eşlik edebilecek potansiyele sahiptir. Ancak kaplamaların ömrünü, estetik bütünlüğünü ve altında yer alan doğal diş dokusunun sağlığını korumanın anahtarı, tedaviden sonraki süreçte gösterilen özen ve disiplindir.

Porselenin dayanıklı yapısı, ona sınırsız bir koruma sağlamaz. Tıpkı doğal dişleriniz gibi, porselen kaplamalar da düzenli ve doğru bakıma muhtaçtır. Bu detaylı rehberde, Avrupadent uzmanlarının önerdiği, porselen kaplamalarınızın ilk günkü parlaklığını ve sağlığını korumasını sağlayacak profesyonel bakım adımlarını bulacaksınız.

I. Günlük Rutin Bakım: Porselenin Parlaklığını Korumak

Porselen kaplamanın uzun ömürlü olması, temelde kaplamanın kendisinden ziyade, kaplamanın yerleştirildiği diş dokusunun ve çevresindeki diş etinin sağlıklı kalmasına bağlıdır. Başarılı bir bakım, kaplama ile diş eti çizgisi arasında plak birikimini ve çürük oluşumunu engellemeyi hedefler.

A. Fırçalama Teknikleri: Nazik ve Detaylı Yaklaşım

Porselen yüzeyler leke tutmaz ve pürüzsüzdür, ancak kaplamanın kenar çizgisi (marjin) bakteri birikimi açısından riskli bölgedir.

  • Yumuşak Kıllı Fırça Tercihi: Sert fırçalar, diş etinde travmaya neden olabilir, bu da zamanla diş eti çekilmesine ve kaplama kenarlarının açığa çıkmasına yol açar. Yumuşak (soft) kıllı diş fırçaları veya tercihen elektrikli diş fırçaları kullanılması önerilir.
  • Aşındırıcı Olmayan Macunlar: Yüksek aşındırıcı (RDA değeri yüksek) diş macunları, özellikle lamine porselen gibi ince kaplamaların yüzeyinde mikro çizikler oluşturabilir. Avrupadent hekimleri, düşük aşındırıcılığa sahip, jel veya krem formdaki macunların kullanılmasını tavsiye eder.
  • Diş Eti Çizgisine Odaklanma: Fırçalama sırasında 45 derecelik açıyla, diş eti çizgisine ve kaplamanın birleştiği bölgeye nazikçe masaj yaparak fırçalamak, plak birikimini önlemenin en etkili yoludur.

B. Ara Yüz Temizliği: Kaplamanın Zayıf Noktası

Diş fırçasının ulaşamadığı diş araları ve kaplamaların temas noktaları, çürük ve diş eti hastalığının en çok başladığı yerlerdir.

  • Diş İpi Kullanımı: Kaplamalar arasındaki boşluklarda günlük diş ipi kullanımı şarttır. Özellikle lamine kaplamalarda, yapıştırma kenarlarını zorlamadan, dikkatli hareketlerle temizlik yapılmalıdır.
  • Ara Yüz Fırçaları: Köprü veya kuron kaplamaların arasında daha geniş boşluklar varsa, diş hekiminiz tarafından belirlenen uygun boyutta ara yüz fırçaları kullanmak, plakları temizlemede diş ipinden daha etkili olabilir.

II. Porselen Kaplamaların Ömrünü Uzatan Yaşam Tarzı Kuralları

Porselen kaplamaların kullanım ömrü, malzemenin kalitesi (Avrupadent’te kullanılan tam seramikler gibi) kadar, hastanın beslenme ve alışkanlıklarına gösterdiği özene de bağlıdır. Porselen, doğal diş minesinden farklı olarak onarılamaz bir şekilde çatlayabilir veya kırılabilir.

A. Zararlı Alışkanlıklardan Kesinlikle Kaçınma

  • Sert Cisimleri Isırmaktan Kaçınma: Buz çiğneme, kalem/tırnak ısırma, fındık/fıstık gibi sert kabuklu yiyecekleri ön dişlerle kırma gibi alışkanlıklar, kaplamalar üzerinde ani ve yoğun baskı yaratarak kırılmaya neden olabilir. Bu tür sert gıdalar mutlaka arka dişlerle veya kabukları kırılmış şekilde tüketilmelidir.
  • Dişleri Alet Olarak Kullanmama: Paket açmak, iplik koparmak veya şişe kapağı açmak gibi dişleri alet olarak kullanma eylemleri, porselene zarar veren en yaygın nedenlerdendir.

B. Bruksizm (Diş Sıkma/Gıcırdatma) Yönetimi

İzmir Avrupadent uzmanlarının porselen kaplama sonrası en çok önem verdiği konulardan biri, bruksizm riskidir. Geceleri bilinçsizce diş sıkma, kaplamalar üzerinde muazzam bir basınca neden olarak çatlaklara, kırılmalara ve yapışkanın gevşemesine yol açabilir.

  • Gece Plağı (Oküzal Splint): Bruksizm teşhisi konulan hastalara veya potansiyel risk taşıyanlara, kişiye özel gece plağı (şeffaf koruyucu plak) kullanılması şiddetle tavsiye edilir. Bu plak, çene kaslarından gelen aşırı kuvveti kaplamalardan uzaklaştırarak onların ömrünü uzatır.

C. Beslenme Alışkanlıkları

Porselen kaplamalar leke tutmaya dirençli olsa da, bazı beslenme alışkanlıkları yapıştırıcı materyali ve diş etini olumsuz etkileyebilir.

  • Asitli İçecekler: Yüksek asit içeren içecekler (kola, gazlı içecekler, enerji içecekleri) porselenin kendisine zarar vermese de, kaplamanın kenarındaki minenin aşınmasına ve yapıştırıcı bölgede mikrosızıntı riskinin artmasına neden olabilir.
  • Aşırı Sıcak ve Soğuktan Kaçınma: Tedavinin hemen ardından dişlerde geçici hassasiyet oluşması normaldir. Bu dönemde aşırı sıcak veya soğuk yiyecek ve içeceklerden kaçınmak konforu artırır.

III. Porselen Kaplama Sonrası Kontrol ve Takip

Porselen kaplamaların bakımı sadece günlük hijyenden ibaret değildir; düzenli profesyonel kontroller, olası sorunları erken teşhis etmek açısından hayati önem taşır. Avrupadent İzmir protokolünde uygulanan takip süreci şöyledir:

Kontrol Süresi Yapılan İşlemler Odak Noktası (Risk Yönetimi)
1 Hafta Sonra Alışma kontrolü, kapanış (oklüzyon) ayarı. Yanak ve dilde ısırma olup olmadığı, ısırma hissinde yükseklik kontrolü.
6 Ayda Bir Klinik ve radyografik muayene, diş taşı temizliği. Kaplama kenar uyumunun kontrolü, diş eti sağlığı ve kaplama altı çürük riskinin değerlendirilmesi.
Yılda Bir Kapsamlı değerlendirme, röntgen kontrolü (hekimin isteğine göre). Çene kemiği seviyesinin ve kaplamanın uzun dönem stabilitesinin izlenmesi.

Madde Madde Profesyonel Bakım Detayları:

  • Özel Diş Taşı Temizliği: Diş hekimleri ve hijyenistler, kaplamalara zarar vermeyecek özel aletler ve cilalama pastaları kullanarak profesyonel temizlik yapmalıdır. Sert, metal uçlu aletlerin doğrudan kaplama yüzeyinde kullanılması çizilmeye neden olabilir.
  • Erken Teşhis: Düzenli kontrollerde hekim, kaplama kenarlarında oluşmaya başlayan mikrosızıntıları veya diş eti iltihabını erken fark ederek, basit bir dolgu veya diş eti tedavisi ile kaplamanın ömrünü ciddi şekilde uzatabilir. İzmir’de bulunan Avrupadent klinikleri, bu rutin kontroller için en gelişmiş teşhis yöntemlerini kullanır.

IV. Porselen Kaplama Bakımında Karşılaşılabilecek Sorunlar ve Çözümleri

Porselen kaplama tedavisi son derece başarılı olsa da, bazı geçici durumlar ve uzun vadeli riskler mevcuttur.

  • Geçici Hassasiyet: Kaplama takıldıktan sonra ilk birkaç gün sıcak ve soğuk hassasiyeti yaşanması normaldir. Bu durum, dişin kaplamaya alışmasıyla kendiliğinden geçer. Geçmeyen hassasiyet durumunda hemen Avrupadent hekiminize başvurulmalıdır.
  • Diş Eti İltihabı/Kanama: Diş eti kanaması, genellikle kaplamanın kenarında biriken plak veya kötü hijyenin işaretidir. Diş ipi ve ara yüz fırçası kullanımını artırarak bu durum düzeltilebilir. Geçmeyen iltihap, kaplamanın uyum sorunu olduğunu gösterebilir.
  • Kırık/Çatlak: Genellikle sert bir darbe veya bruksizm sonucu oluşur. Porselen kırıkları genellikle tamir edilemez ve kaplamanın tamamen yenilenmesini gerektirir. Bu nedenle koruyucu önlemler (gece plağı, sert gıdalardan kaçınma) hayati önem taşır.

Sonuç: Avrupadent Güvencesiyle Uzun Ömürlü Kullanım

Porselen kaplama tedavisi, size uzun yıllar boyunca sürecek estetik ve fonksiyonel bir gülüş hediye eder. Ancak bu yatırımın karşılığını tam olarak almak, doğru ve disiplinli bir bakımdan geçer. Avrupadent İzmir olarak bizler, en yüksek kalitede malzeme ve en hassas uygulama tekniklerini kullanarak kaplamalarınızın temelini sağlam atıyoruz.

Sizden beklenen ise, bu profesyonel başlangıcı, günde iki kez doğru fırçalama, günlük diş ipi kullanımı ve altı ayda bir düzenli hekim kontrolleri ile sürdürmenizdir. Kaplamalarınızın ilk günkü parlaklığını ve sağlığını koruması için, İzmir’deki uzman ekibimiz her adımda yanınızda olmaya hazırdır. Unutmayın, iyi bakılan bir porselen kaplama, size ömür boyu sürecek bir özgüvenle gülümseme fırsatı sunar.

Diğer Bloglar

unnamed (16)
Porselen Kaplama ile Doğal Görünümlü Gülüş Mümkün mü?

Gülüş estetiği, modern yaşamda bireyin özgüvenini ve sosyal başarısını doğrudan etkileyen en önemli unsurlardan biri haline gelmiştir. Dişlerindeki renk, şekil ya da hizalama problemlerinden dolayı gülümsemekten çekinen pek çok kişi için porselen kaplamalar, adeta sihirli bir dokunuşla hayal ettikleri doğal ve estetik gülüşe ulaşmanın anahtarını sunar. Ancak akıllardaki en büyük soru şudur: “Porselen kaplamalar, yapay […]

pexels mm dental 56682202 8260446
Rahat ve Kaygısız: Sedasyonlu Diş Tedavisinin Faydaları

Bir diş hekimi koltuğuna oturduğunuzda avuçlarınız terliyor, kalbiniz hızlı mı atıyor? Ya da çocuğunuz diş tedavisi sırasında ciddi kaygılar mı yaşıyor? Eğer cevabınız “evet” ise, sedasyon ile diş tedavisi sizin için konforlu bir çözüm olabilir. Modern diş hekimliği sayesinde artık ağrı, stres ve korku geçmişte kaldı. Bu yazımızda, sedasyonun ne olduğunu, kimler için uygun olduğunu, […]

pexels cedric fauntleroy 4269684
Kanal Tedavisi (Endodonti): Ağrısız Kanal Tedavisi Mümkün mü? Modern Yaklaşımlar

Kanal tedavisi dendiğinde çoğu kişinin aklına ağrı, rahatsızlık ve uzun süren diş randevuları gelir. Ancak günümüzde diş hekimliğindeki teknolojik ilerlemeler sayesinde kanal tedavisi artık çok daha konforlu ve çoğu zaman tamamen ağrısız bir şekilde uygulanabiliyor. Peki gerçekten ağrısız kanal tedavisi mümkün mü? Bu yazımızda modern endodonti yaklaşımlarını, yeni nesil teknolojileri ve hasta konforunu artıran yöntemleri […]

Yanağını tutarak diş ağrısı çeken bir kadın – Diş çekimi öncesi rahatsızlık hissi
Diş Eti Şişmesine Ne İyi Gelir?

Diş eti sağlığı, yalnızca estetik bir unsur değildir; ağız mikroflorasının dengesi, sistemik sağlıkla olan ilişkisi ve genel yaşam kalitesi açısından kritik bir faktördür. Diş etlerinde oluşan herhangi bir inflamasyon, çoğu zaman sadece lokal bir sorunla sınırlı kalmaz; kardiyovasküler hastalıklardan diyabete kadar pek çok sistemik rahatsızlıkla da ilişkilidir. Diş eti şişmesi, medikal literatürde “gingival ödem” olarak […]

Sağlıklı diş minesi için yapılması gerekenler ve koruma teknikleri – diş modeli görseli
Diş Minesi Nasıl Korunur?

Diş minesi dişleri koruyan sert ve dış tabakadır; ancak zamanla asitli yiyecekler şekerli içecekler ve yetersiz ağız bakımı nedeniyle zarar görebilir. Bu değerli tabakayı korumak çürük oluşumunu ve diş hassasiyetini önlemede kritik bir rol oynar. Diş minesini korumak için florürlü diş macunu kullanmak düzenli diş fırçalama ve diş ipi ile temizlik sağlamak beslenme alışkanlıklarına dikkat […]

Elindeki aynaya bakarak gülümseyen hasta, yaşlılıkta diş sağlığını kontrol ediyor
Yaşlılıkta Diş Sağlığı İçin Neler Yapılabilir?

Yaşlılık döneminde diş sağlığı bireyin genel sağlığını doğrudan etkileyen önemli bir unsurdur. Bu dönemde yaşanan fizyolojik değişiklikler ağız sağlığında çeşitli sorunlara yol açabilir. Periodontit diş çürükleri ve ağız kanseri gibi hastalıkların riskini azaltmak amacıyla düzenli diş kontrolleri ve hijyen uygulamaları önem kazanır. Yaşlı bireylerin düzenli diş fırçalama ve diş ipi kullanma alışkanlıklarını sürdürmeleri florürlü diş […]

Diş beyazlatma yöntemleri öncesi dişlerinde sararma bulunan hasta fotoğrafı
Diş Sararması Nedenleri, Nasıl Geçer?

Diş sararması estetik açıdan rahatsızlık veren bir durum olarak pek çok insanın karşılaştığı bir sorundur. Bu renk değişikliği dışsal ve içsel faktörlerin bir sonucu olarak ortaya çıkar. Kahve, çay, kırmızı şarap gibi yiyecek ve içeceklerin yanı sıra tütün kullanımı ve yetersiz ağız hijyeni dışsal nedenler arasında yer alır. İçsel nedenler ise diş travması bazı ilaçlar […]

Gebelik döneminde diş tedavisi için muayene edilen hamile hasta ve diş hekimi
Hamilelikte Diş Tedavisi Yapılır Mı?

Gebelik sürecinde ağız ve diş sağlığı hem anne adayı hem de bebek için büyük önem taşır. Diş tedavisi genellikle güvenli olup gerekli durumlarda herhangi bir trimesterde uygulanabilir. Ancak elektif işlemler için en uygun dönem ikinci trimester olarak kabul edilir. Diş röntgenleri ve lokal anestezi kullanımı güvenli sayılmakla birlikte kurşun önlük kullanımı önerilir. Öte yandan nitröz […]