Diş implantları diş eksikliklerini gidermek ve çene yapısını desteklemek için kullanılan kalıcı çözümlerden biridir. Genellikle iki ana türde sınıflandırılan implantlar endoöstal ve subperiosteal olarak bilinir. Endoöstal implantlar çene kemiğine yerleştirilen ve titanyumdan yapılan yapısıyla en yaygın kullanılan türdür. Subperiosteal implantlar ise çene kemiğinin üstüne diş eti altına yerleştirilerek kemik yüksekliği yetersiz olan hastalar için alternatif bir seçenek sunar. İmplant uygulama süreci dikkat gerektirir; doğru yerleştirme ve iyileşme sürecinde kemik ile implantın uyumu büyük önem taşır.
Endosteal İmplantlar ile Subperiosteal İmplantlar Arasındaki Farklar Nelerdir?
Endosteal ve subperiosteal implantlar diş eksikliklerini gidermek için kullanılan başlıca implant türleridir. Her iki implant tipi yapısal özellikler ve uygulama teknikleri açısından farklılık gösterir ve bu sayede hastanın çene yapısına ve ihtiyaçlarına uygun bir çözüm sunar:
- Endosteal İmplantlar
- Vida veya silindirik şekildedir
- Biyouyumlu materyallerden yapılır
- Çene kemiğine doğrudan yerleştirilir
- Yapay kök görevi üstlenir
- Subperiosteal İmplantlar
- Özel metal çerçeve yapısına sahiptir
- Çene kemiğinin üzerine konumlandırılır
- Diş eti altında yer alır
- Dikey çıkıntılarla protezlere destek sağlar
Endosteal implantlarda cerrahi müdahale ile çene kemiği açılır ve implant yerleştirilir. Osseointegrasyon adı verilen süreçte implant kemiğe kaynaşarak sağlam bir temel oluşturur. Bu süreç tamamlandığında abutman ve protez dişler yerleştirilir. Diğer yandan subperiosteal implantlarda hastanın çene yapısına göre özel olarak üretilen metal çerçeve çene kemiğinin üzerine oturtulur. Diş etleri iyileştikçe çerçeve sabitlenir ve çıkıntılar protez dişlere destek sağlar.
Detaylı bilgi ve randevu için iletişime geçin!
Mini Diş İmplantları Nedir ve Ne Zaman Kullanılır?
Mini diş implantları (MDI) özellikle dar çene kemikleri veya yetersiz kemik yoğunluğu olan hastalar için uygun daha küçük çaplı implant türlerindendir. Geleneksel implantlardan daha ince ve tek parça yapıya sahip oldukları için genellikle diş etini kesmeden doğrudan çene kemiğine yerleştirilirler ve işlem daha az invazivdir. Mini implantların çapı 3 mm’den küçüktür bu da onları dar alanlara veya sınırlı kemik yapısına sahip olan hastalar için ideal kılar. Aynı gün içerisinde protez diş yerleştirilebilir böylece tedavi süreci hız kazanır.
Mini diş implantlarının temel özellikleri:
- Küçük çap
- Tek parça yapı
- Anında yükleme imkanı
- Diş eti kesilmeden yerleştirme
MDI’lerin avantajları arasında daha az cerrahi işlem gerektirmesi hızlı iyileşme süreci sunması ve geleneksel implantlara kıyasla daha ekonomik olması yer alır. Bu implantlar özellikle gevşek protez dişlerin sabitlenmesinde etkilidir; takma dişlerin hareketini azaltarak hastaya daha konforlu bir kullanım sağlar. Aynı zamanda sınırlı kemik hacmi olan hastalarda kemik grefti ihtiyacını ortadan kaldırır.
Mini implantlar çeşitli klinik gereksinimlere göre tercih edilebilir. Sık kullanılan alanlar şunlardır:
- Takma diş sabitleme
- Küçük dişlerin veya dar alanlardaki dişlerin değiştirilmesi
- Ortodontik tedavilerde geçici sabitleyici olarak kullanımı
Ancak mini implantlar her hasta için uygun olmayabilir. Çiğneme kuvveti yüksek olan alanlarda ya da büyük azı dişlerinin yerini almak için tercih edilmez. Daha küçük çaplarından dolayı dayanıklılıkları sınırlıdır ve yüksek baskılara karşı dirençleri daha düşüktür. Bu sebeple MDI’lerin uygunluğu her hasta için dikkatlice değerlendirilmelidir; diş hekimi tarafından yapılacak kapsamlı bir muayene doğru tedavi seçeneğini belirlemede oldukçça elzemdir.
All-on-4 İmplant Tekniği Nedir?
All-on-4 implant tekniği özellikle dişlerini kaybetmiş veya dişleri ileri derecede hasar görmüş hastalara kısa sürede kalıcı bir diş çözümü sunmak için geliştirilmiş yenilikçi bir yöntemdir. Bu teknikte stratejik olarak dört implant yerleştirilir ve implantların üzerine tam bir sabit protez uygulanır. All-on-4 yönteminin başarısı implantların özel açı ve konumlandırmalarına dayanır böylece kemik yoğunluğu az olan bölgelerde bile stabil bir yapı sağlar.
Bu yöntemin özellikleri:
- Tam dişsiz veya ciddi diş kaybı olan hastalar için uygundur
- Ön bölgedeki kemik yoğunluğu yeterli olan kişilerde başarılıdır
- Sabit ve uzun ömürlü bir diş çözümü sunar
All-on-4 prosedürü birkaç temel aşamadan oluşur. İlk olarak klinik değerlendirme yapılır; hastanın çene kemiği durumu ve genel sağlığı, muayene ve görüntüleme ile detaylıca analiz edilir. Sonrasında implantlar yerleştirilir; ön implantlar dikey olarak, arka implantlar ise yaklaşık 30-45 derece açıyla çene kemiğine sabitlenir. Bu açı sayesinde kemik kaybı yaşayan hastalarda bile yeterli stabilite sağlanır ve ek kemik grefti ihtiyacı azalır.
Tedavi sonrası iyileşme süreci genellikle 2-3 ay sürerken hasta ilk günden fonksiyonel bir geçici proteze sahip olur. Son aşamada kalıcı protez takılarak doğal ve estetik bir görünüm elde edilir.
Zigomatik İmplant Tekniği Şiddetli Kemik Kaybını Nasıl Ele Alır?
Zigomatik implantlar üst çenede ciddi kemik kaybı yaşayan hastalar için özel olarak geliştirilmiş bir tedavi seçeneğidir. Geleneksel implant uygulamalarında yeterli kemik hacmi bulunmadığında kullanılan bu yöntem üst çene kemiği yerine elmacık kemiğine (zigomatik kemiğe) yerleştirilir. Zigomatik kemik daha yoğun yapısı sayesinde implant için güçlü ve dayanıklı bir temel oluşturur bu sayede hastalar cerrahi işlem sonrası kısa sürede sabit protez kullanabilir.
Zigomatik implantların avantajları:
- Kemik grefti gerektirmez
- Tedavi süresi daha kısadır
- Sinüs kaldırma işlemi yapılmasına gerek kalmaz
- Üst çene kemiğinde destek yerine zigomatik kemikten faydalanır
- Yüksek stabilite sağlar
- Cerrahi sonrası geçici protez hemen uygulanabilir
Zigomatik implantların geleneksel implantlardan farkı uzunlukları ve yerleştirilme açısıdır. Bu implantlar 30-52,5 mm uzunluklarıyla standart implantlardan belirgin şekilde daha uzun olup açılı olarak yerleştirilir böylece çene kemiğini geçerek zigomatik kemiğe tutunur. Bu özel yerleştirme tekniği geleneksel yöntemlerin aksine hızlı fonksiyon sağladığı gibi kemik kaybı olan hastalar için de kalıcı bir çözüm sunar. Zigomatik implantlar estetik ve işlev açısından ciddi faydalar sağlayarak kemik kaybının oluşturduğu sorunları etkin şekilde ortadan kaldırır ve hasta memnuniyetini artırır.
Diş İmplantı Prosedürünün Temel Adımları Nelerdir?
Diş implantı prosedürü kaybolan dişlerin yerine kalıcı bir çözüm sunmak amacıyla uygulanan kapsamlı bir tedavi sürecidir. Her adım hastanın sağlığı implantın dayanıklılığı ve estetik görünümü dikkate alınarak titizlikle planlanır. Bu süreçte izlenen temel adımlar şu şekildedir:
- İlk değerlendirme
- Tıbbi geçmiş incelemesi
- Klinik muayene
- Dişsel görüntüleme
- Tedavi planı hazırlığı
- Anestezi uygulaması
- Diş eti kesiği
- Osteotomi açılması
- İmplant yerleştirilmesi
- Dikiş ile kapanış
- Osseointegrasyon süreci
- Kemik iyileşmesi
- Abutman yerleştirilmesi
- İkinci cerrahi (gerektiğinde)
- İyileşme kapağı takılması
- Protez izlenimi alınması
- Protez üretimi
- Protezin yerleştirilmesi