İzmir'de 20 diş kliniği şubemizle hizmetinizdeyiz.

İzmir Ortodonti Tedavisi için randevu oluşturun.

İzmir Ortodonti Tedavisi

Ortodonti ekipmanı takılı dişlerin yakın çekimi – İzmir’de ortodonti tedavisi
Ortodonti için İzmir'de 20 kliniğimiz bulunmaktadır.
İzmir Ortodonti Tedavisi Tedavisi için konu başlıkları

Avrupadent: 20 Farklı Noktada Hizmetinizde

Ortodonti Nedir?

Ortodonti, dişlerdeki çapraşıklıkların, çene pozisyonundaki bozuklukların ve kapanış (oklüzyon) problemlerinin teşhis ve tedavisiyle ilgilenen bir diş hekimliği dalıdır. Sadece estetik bir gülüş elde etmek için değil, aynı zamanda çiğneme fonksiyonunu ve ağız sağlığını iyileştirmek için de büyük önem taşır. Ortodontik tedavi, dişlerin çene kemikleri üzerinde ideal pozisyona yerleşmesini sağlar. Bu sayede çiğneme kuvvetleri dengeli bir şekilde dağılır ve çene eklemi (TME) üzerindeki baskı azalır. Özellikle gelişme çağındaki çocuklarda, büyüme süreci doğru şekilde yönlendirilerek hem diş hem de yüz yapısındaki asimetriler önlenebilir. Düzgün hizalanmamış dişler, ağız bakımını zorlaştırarak diş çürükleri ve diş eti hastalıkları gibi sorunlara yol açabilir. Ortodonti bu riskleri ortadan kaldırarak hem estetik hem de fonksiyonel faydalar sunar. Aynı zamanda, alt ve orta yüz bölgesindeki iskeletsel problemleri de tedavi edebilir.  Avrupadent’in tecrübeli İzmir ortodonti uzmanları, gelişmiş tanı yöntemleri ve modern tedavi teknikleriyle hem estetik hem de fonksiyonel açıdan mükemmel sonuçlar elde edilmesine yardımcı olur.

Ortodonti Hangi Hastalıklara Bakar?

Ortodonti, sadece estetik amaçlı diş düzeltmeleriyle sınırlı değildir. Bu uzmanlık dalı, çene ve diş yapısındaki fonksiyonel bozuklukların tanı ve tedavisini kapsar. Ortodontik problemler yalnızca gülüşünüzü değil, aynı zamanda çiğneme, konuşma, ağız hijyeni ve genel yaşam kalitenizi etkileyebilir. Ortodontik tedavi gerektiren başlıca durumlar şunlardır:
  • Çapraşık Dişler ve Yer Darlığı: Dişlerin çene kemiğinde yeterli alan bulamaması durumunda üst üste binmesiyle oluşur. Bu durum plak birikimini artırır, diş fırçalamayı zorlaştırır, çürük ve diş eti hastalıklarına zemin hazırlar.
  • Aralıklı Dişler (Diastema): Dişler arasında fazla boşluk olması, genetik yapı, eksik dişler veya çene-diş boyutu uyumsuzluğundan kaynaklanabilir. Estetik kaygılara yol açmanın yanı sıra, bazı harflerin telaffuzunu da etkileyebilir.
  • Derin Kapanış (Deep Bite): Üst dişlerin alt dişleri aşırı örtmesiyle oluşur. Bu durum alt diş etlerine baskı yaparak yaralanmalara neden olabilir, ayrıca dişlerde aşınma ve çene ekleminde ağrıya yol açabilir.
  • Açık Kapanış (Open Bite): Üst ve alt ön dişler temas etmeksizin kapanırsa bu sorun oluşur. Sonucunda yiyecekleri ısırmak zorlaşır, konuşma bozuklukları gelişebilir (özellikle “s” ve “z” sesleri), ve dil itimi alışkanlığı ortaya çıkabilir.
  • Ters Kapanış (Crossbite): Üst dişlerin, alt dişlerin içine doğru kapanması durumudur. Bu, çenenin asimetrik gelişmesine ve çiğneme zorluğuna, dişlerde anormal aşınmaya, estetik sorunlara neden olabilir.
  • Alt veya Üst Çene Geriliği / İleriliği (Sınıf II – Sınıf III): Alt çenenin çok geride (retrognati) ya da çok önde (prognati) olması, sadece estetik değil, ciddi fonksiyonel bozukluklara da yol açabilir. İleri vakalarda ortognatik cerrahi ile birlikte ortodontik tedavi gerekir.
  • Gömülü Dişler: Sürmesi gereken sürede ağızda yer alamayan, çene kemiği içinde kalan dişlerdir. Genellikle köpek dişlerinde görülür. Bu dişler ortodontik tedaviyle uygun pozisyona getirilebilir ya da gerekirse cerrahi işlemle çıkarılabilir.

Ortodontik Tedavi Kimlere Uygulanır?

Ortodontik tedavi, sanılanın aksine sadece çocuklara özel değildir. Uygulama yaşı, bireyin kemik gelişimi ya da doğum yılıyla değil, dişleri destekleyen çene kemiği ve diş eti sağlığı ile doğrudan ilişkilidir. Çocuklarda Ortodontik Tedavi Ortodontik değerlendirme için ideal ilk yaş genellikle 7 yaş civarıdır. Bu dönemde, çocuğun çene gelişimi izlenerek gerekirse erken müdahalelerle iskeletsel bozukluklar önlenebilir. Fonksiyonel apareyler, genişletme aygıtları veya basit şeffaf plaklarla bu erken dönem tedavileri uygulanabilir. Yetişkinlerde Ortodontik Tedavi Ortodontik tedavinin üst yaş sınırı yoktur. Yani 40, 50 hatta 70 yaşındaki bireyler bile, çene kemiği sağlıklıysa rahatlıkla tedavi olabilir. Yetişkinlerde genellikle estetik kaygılar ön plandadır. Bu nedenle şeffaf plaklar (aligner), lingual ortodonti gibi daha estetik sistemler tercih edilir. Yetişkin ortodontisinde tedavi motivasyonu yalnızca estetik değildir. Aynı zamanda:
  • Sallanan dişlerin stabilize edilmesi,
  • Diş kayıpları sonrası implant planlaması için yer açılması,
  • Fonksiyonel çiğneme problemlerinin çözülmesi gibi sağlık odaklı amaçlar da sık görülür.

Ortodontik Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Ortodontik tedaviler, hastaların hem estetik hem de fonksiyonel ihtiyaçlarına göre çeşitlenmiştir. İzmir’de sunulan modern ortodonti yöntemleri, kişiye özel çözümlerle yüksek hasta memnuniyeti sağlamaktadır.

Sabit Ortodontik Tedaviler

Sabit apareylerle yapılan bu tedaviler, dişlerin üzerine yapıştırılan braketler ve teller yardımıyla uygulanır. Hastalar bu sistemleri kendi başına çıkaramaz. Karmaşık diş dizilim bozukluklarında yüksek başarı oranına sahiptir.
  • Metal Braketler: En yaygın ve klasik ortodontik tedavi yöntemidir. Paslanmaz çelikten yapılan bu braketler, dayanıklılığı ve etkinliğiyle bilinir. Özellikle zorlu vakalarda hızlı ve ekonomik bir çözüm sunar.
  • Seramik (Şeffaf) Braketler: Estetik kaygıları olan yetişkinler ve gençler için ideal bir seçenektir. Diş renginde veya yarı saydam yapıya sahip bu braketler, tedavi sürecinde daha az fark edilir.
  • Lingual Ortodonti (İçten Takılan Braketler): Braket ve tellerin dişlerin iç (dil) yüzeyine yerleştirildiği yöntemdir. Dışarıdan kesinlikle görünmez ve estetik kaygısı olan bireyler için son derece uygundur. Uygulaması uzmanlık gerektirir.

Telsiz Ortodontik Tedavi: Şeffaf Plak (Aligner) Sistemleri

Gelişen dijital diş hekimliği sayesinde telsiz ortodonti yöntemleri büyük ilgi görmektedir. Şeffaf plak tedavisi (örneğin Invisalign), çıkarılabilir ve neredeyse görünmez aparatlar sayesinde hastalara estetikten ödün vermeden konforlu bir tedavi süreci sunar.
  • 3D dijital tarama ile kişiye özel olarak üretilir.
  • Her plak, dişleri mikroskobik düzeyde hareket ettirerek sırayla kullanılır.
  • Estetik avantajı: Plaklar neredeyse görünmezdir.
  • Hijyen kolaylığı: Yemek yerken çıkarılabilir, diş fırçalama ve diş ipi kullanımı daha rahattır.
  • Tedavi öngörülebilirliği: Hastalar, tedavi başlamadan önce nihai sonucu dijital olarak görebilir.
Avrupadent, şeffaf plak tedavisinde en güncel dijital planlama sistemlerini kullanarak, yüksek doğrulukta ve etkili sonuçlar sunar.

Ortodontik Tedavi Süreci Nasıldır?

Ortodontik tedavi süreci, başarılı ve kalıcı sonuçlar elde etmek için belirli aşamalardan oluşan sistemli bir yol izler. İzmir’de ortodonti uzmanları tarafından uygulanan bu süreç, kişiye özel planlamayla yürütülür.
  1. İlk Muayene ve Değerlendirme: Tedavi süreci, ortodonti uzmanının yaptığı kapsamlı bir muayene ile başlar. Bu aşamada hastanın diş yapısı, çene ilişkisi ve genel ağız sağlığı değerlendirilir.
  2. Dijital Ölçüm ve Radyografik Analiz: Muayene sonrası detaylı veri toplama süreci başlar. Bu aşamada panoramik ve sefalometrik röntgenler, ağız içi ve dışı fotoğraflar, ve 3D dijital taramalar alınır. Bu veriler sayesinde hem dişlerin hem de çene-yüz ilişkilerinin detaylı analizi yapılır.
  3. Kişiye Özel Tedavi Planı: Toplanan bilgiler doğrultusunda, hastanın kapanış bozukluğu, tedavi süresi ve ihtiyaç duyulacak yöntem (çekimli ya da çekimsiz tedavi) belirlenir. Şeffaf plak, metal braket, seramik braket veya lingual ortodonti gibi seçenekler bu aşamada netleşir.
  4. Ön Hazırlık ve Gerekli Tedaviler: Ortodontik tedaviye başlamadan önce çürük tedavileri, diş taşı temizliği ve gerekiyorsa diş çekimi gibi işlemler yapılır. Sağlıklı bir ağız yapısı oluşturulmadan ortodonti tedavisine geçilmez.
  5. Aktif Tedavi Aşaması: Seçilen tedavi yöntemi uygulanır. Dişler, özel teller ya da plaklar yardımıyla kontrollü kuvvetlerle hareket ettirilir. Tedavi süresince genellikle aylık kontroller yapılır ve gerekli ayarlamalar gerçekleştirilir.
  6. Pekiştirme (Retansiyon) Dönemi: Dişler ideal konumlarına ulaştığında aktif tedavi sona erer. Ancak bu noktada tedavi bitmiş sayılmaz. Dişlerin yeni pozisyonlarını koruması için sabit veya hareketli pekiştirme apareyleri kullanılır. Bu aşama, elde edilen sonuçların uzun ömürlü olması açısından kritik öneme sahiptir.

Ortodontik Tedavi Ne Kadar Sürer?

Ortodontik tedavi süresi, hastanın klinik durumuna göre değişkenlik gösterse de genellikle 18 ila 30 ay arasında tamamlanır. Ancak bu süre; diş ve çene yapısındaki bozukluğun şiddeti, hastanın yaşı, kullanılan ortodontik teknik (metal braket, lingual sistem ya da şeffaf plaklar gibi) ve diş çekimi gerekip gerekmediği gibi birçok faktöre bağlıdır. Hafif çapraşıklıklar şeffaf plaklarla 6–12 ayda çözülebilirken, ortognatik cerrahi ile desteklenen kompleks vakalar 2–3 yılı bulabilir. Genç hastalarda diş hareketi daha hızlı gerçekleşirken, yetişkinlerde kemik yapısı daha sert olduğu için tedavi süresi biraz daha uzayabilir. Bununla birlikte, tedavi süresi üzerinde en belirleyici etken hastanın tedaviye gösterdiği uyumdur. Şeffaf plak kullanan hastaların günde en az 20–22 saat plaklarını takmaları, braketli tedavi görenlerin ise aylık kontrolleri aksatmaması, planlanan sürecin başarıyla tamamlanmasını sağlar. Avrupadent ortodontistleri, detaylı muayene ve dijital planlama sonrasında size özel en gerçekçi süreyi belirleyerek tedavi sürecinizi şeffaf ve güvenli şekilde yönetir.

Ortodonti Tedavisinde Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?

Ortodontik tedavinin başarılı ve kalıcı olması, sadece doğru uygulanan tedaviyle değil, hastanın sürece ne kadar uyum sağladığıyla da doğrudan ilişkilidir. Bu süreç; tedavi öncesi hazırlık, aktif tedavi dönemi ve sonrasındaki pekiştirme aşaması olmak üzere üç temel bölümde değerlendirilmelidir. Ortodontik tedaviye başlamadan önce ağız hijyeninin tam olarak sağlanmış olması büyük önem taşır. Dişlerdeki çürükler, eski ve problemli dolgular ile diş eti hastalıkları mutlaka tedavi edilmelidir. Ayrıca tedavi öncesinde profesyonel bir diş taşı temizliği yapılması önerilir. Gerekiyorsa bazı diş çekimleri ya da restoratif işlemler de tamamlanarak, ortodontik tedavinin uygulanacağı ağız ortamı sağlıklı hale getirilmelidir. Tedavi süreci boyunca, hem ağız hijyenine hem de beslenme alışkanlıklarına ekstra özen gösterilmelidir. Braketli tedavi gören hastalar; V kesimli ortodontik fırçalar, arayüz fırçaları ve ortodontik diş ipleri gibi özel temizlik araçları kullanarak her öğünden sonra dişlerini fırçalamalıdır. Diş ipi kullanımı ihmal edilmemeli, gerekiyorsa florlu gargara ile desteklenmelidir.  Şeffaf plak (aligner) kullanan hastalar ise plaklarını günde 20–22 saat takmalı, sadece yemek ve içecek tüketimi sırasında çıkarmalıdır. Ayrıca sıcak içeceklerin plak yapısını bozabileceği unutulmamalı, plaklar düzenli olarak temizlenmeli ve ağız hijyeni sağlanmadan tekrar takılmamalıdır. Beslenme konusunda ise sert (buz, fındık), yapışkan (sakız, karamel) ve asitli–şekerli gıdalardan uzak durulmalı; sert besinler küçük parçalara bölünerek tüketilmelidir. Tedavi tamamlandıktan sonra başlayan pekiştirme (retansiyon) süreci, en az aktif tedavi kadar kritiktir. Bu aşamada hastaya verilen sabit veya hareketli retainer (pekiştirme apareyleri), dişlerin yeni pozisyonlarını korumak için düzenli olarak kullanılmalıdır.

Ortodonti Tedavisi Sonrası Nelere Dikkat Edilmelidir?

Ortodontik tedavi tamamlandığında dişler ideal konumlarına getirilmiş olsa da, bu yeni konumun kalıcı hale gelmesi için pekiştirme (retansiyon) aşaması kritik bir rol oynar. Dişler çevre dokular tarafından hâlâ eski pozisyonlarında hatırlanır ve özellikle ilk aylarda geri dönme (nüks) eğilimi gösterebilir. Bunun nedeni, dişlerin etrafındaki bağ dokuların ve kemik yapısının tamamen stabilize olmasının zaman almasıdır. Bu süreci desteklemek ve tedaviyle elde edilen düzgün dizilimi korumak için retainer adı verilen koruyucu apareyler kullanılır. Retainer’lar iki ana gruba ayrılır: Sabit retainer, genellikle ön dişlerin arkasına yapıştırılan ince bir tel olup görünmez ve konuşmayı etkilemez. Hareketli retainer ise şeffaf plak (Essix) ya da geleneksel Hawley apareyi şeklinde olup belirli saatlerde takılıp çıkarılabilir. Tedavi sonrası ilk aylarda genellikle 24 saat takılır, sonrasında kullanım süresi hekim kontrolünde azaltılır. Ayrıca düzenli kontrollerle bu retainer’ların durumu takip edilmeli, gerekirse onarımları yapılmalıdır. Tedavi sonrası bu aşamanın ihmal edilmesi, dişlerin eski pozisyonlarına kaymasına neden olabilir. Bu nedenle pekiştirme aşaması, elde edilen sağlıklı ve kalıcı gülüşün en önemli güvencelerinden biridir.

Ortodontik Tedavinin Avantajları ve Faydaları Nelerdir?

Ortodontik tedavi, yalnızca estetik bir gülüş kazandırmakla kalmaz, aynı zamanda bireyin ağız sağlığı, çiğneme fonksiyonu ve yaşam kalitesi üzerinde uzun vadeli etkiler yaratır. Estetik olarak düzgün hizalanmış dişler; bireyin özgüvenini artırır, sosyal ortamlarda daha rahat hissetmesini sağlar ve gülümseme kalitesini belirgin şekilde iyileştirir. Ancak bu tedavinin gerçek gücü, sağladığı fonksiyonel ve koruyucu faydalarda gizlidir. Düzgün konumlanmış dişler sayesinde ağız hijyeni çok daha kolay sağlanır; fırça ve diş ipi tüm yüzeylere rahatça ulaşabildiği için çürük, diş eti iltihabı ve diğer periodontal hastalıkların riski belirgin şekilde azalır. Aynı zamanda, doğru kapanış sayesinde çiğneme fonksiyonu iyileşir, yiyecekler daha etkili şekilde öğütülerek sindirime katkı sağlanır. Ortodontik tedavi ayrıca çene eklemi sağlığını da korur; kapanış bozukluklarından kaynaklanan TME problemleri (çene ağrısı, çene sesi, kulak çınlaması, baş ağrısı gibi) ortadan kaldırılabilir ya da hafifletilebilir. Tüm bu iyileştirmeler, hastaya yalnızca estetik bir gülümseme değil, ömür boyu sürecek fonksiyonel ve sağlıklı bir ağız yapısı kazandırır.

Ortodonti Tedavisi Fiyatları Nasıl Belirlenir?

Ortodontik tedavi fiyatları, sabit bir rakamdan ziyade kişiye özel klinik değerlendirmelere göre belirlenen dinamik bir yapıya sahiptir. Her bireyin diş yapısı, çene ilişkisi ve tedavi ihtiyaçları farklı olduğundan, maliyetler de bu doğrultuda değişiklik gösterir. İzmir’deki ortodonti klinikleri arasında Avrupadent, hastalarına şeffaf fiyat politikası sunan öncü kurumlar arasındadır. İlk muayene ve detaylı analiz sonrasında, tüm tedavi planı ve maliyet kalemleri hastaya açık bir şekilde iletilir. Fiyatlandırmayı etkileyen başlıca faktörler arasında; maloklüzyonun şiddeti (hafif çapraşıklıktan karmaşık çene bozukluklarına kadar), seçilen tedavi yöntemi (metal braketler, seramik braketler, lingual ortodonti veya şeffaf plak gibi sistemler), tedavi süresi ve ek prosedürler (diş çekimi, mini vida, ortognatik cerrahi gibi) yer alır. Ayrıca çocuk ortodontisinde kullanılan fonksiyonel apareyler ve yetişkinlerde uygulanan yardımcı sistemler (örneğin mini implantlar) da maliyeti etkileyebilir. Avrupadent’te, tedavi öncesi gerçekleştirilen sefalometrik analiz ve 3D dijital tarama sonuçlarına göre hastaya özel, kapsamlı bir tedavi planı oluşturulur ve bu plan doğrultusunda net, sürprizsiz bir fiyat bilgisi sunulur. Siz de ortodontik tedavinizin ne kadar tutacağını net olarak öğrenmek istiyorsanız hemen bizimle iletişime geçin! Biz Kimiz? Avrupadent Sağlık Grubu olarak İzmir’deki 20 modern şubemiz ve uzman kadromuzla güvenilir, profesyonel ve uzmanlaşmış ağız‑diş sağlığı hizmetleri sunuyoruz.
All‑on‑Four ve All‑on‑Six İmplant, İmplant Diş İzmir, All‑on‑Four İmplant Tedavisi, All‑on‑6 Diş İmplantı Tedavisi, Periodontoloji İzmir, Diş Beyazlatma & Bleaching, Gülüş Tasarımı & Estetiği, Sedasyon ile Diş Tedavisi, Tam Diş Protezi, Preprotetik Cerrahi, Parsiyel Kancalı Protez, Lamine Diş Kaplama, Küretaj & Kök Yüzeyi Düzleştirme, Kanal Tedavisi Yenileme, İmplant Üstü Protezler, Gingivektomi & Gingivoplasti, Diş Taşı Temizliği, Diş Kisti Çıkartma, Diş Kemiği Grefti, Diş Eti Ameliyatı, Diş Çekimi, Apse Tedavisi, Dental Travmalar, Cerrahi Diş Çekimi, Bağ Dokusu Grefti, 20’lik Diş Çekimi, Ağız‑Çene Cerrahisi, Çene Eklemi Rahatsızlıkları, Restoratif Diş Tedavisi, Pedodonti, Oral Tanı & Radyoloji, Endodonti, Zirkonyum Kaplama, Ortodonti

Detaylı bilgi ve randevu için +90 553 832 60 35 veya WhatsApp üzerinden bize ulaşabilirsiniz.

İzmir Ortodonti Tedavisi hakkında sıkça sorulan sorular ve cevapları

Ortodontik tedavi sürecinde hafif bir rahatsızlık ve ağrı yaşanabilir. Diş tellerinin veya alignerların dişlere uyguladığı baskı nedeniyle dişlerinizde bir miktar ağrı veya hassasiyet hissedebilirsiniz. Bu durum genellikle tedavi başladıktan sonra birkaç gün içinde geçer. Diş hekiminiz, ağrıyı hafifletmek için önerilerde bulunabilir ve gerekli durumlarda ağrı kesiciler kullanabilirsiniz.

Ağrısız ortodonti tedavisi için tıkla bugün randevu oluştur.

Ortodontik tedavi sonrası dişlerin yeniden kaymasını önlemek için retainer adı verilen sabitleyici cihazlar kullanılır. Retainerlar, dişlerin yeni pozisyonlarını korur ve uzun vadede tedavi sonuçlarını sağlamlaştırır. Diş hekiminiz, retainer kullanım süresi ve talimatları hakkında size bilgi verecektir. Düzenli kontroller ve retainer kullanımı ile dişlerinizin yeni hizalanmasını kalıcı olarak koruyabilirsiniz.

Ortodontik tedavi sırasında, diş telleri ve alignerlar üzerinde kalıntı bırakabilecek ve tedavi sürecini olumsuz etkileyebilecek bazı yiyeceklerden kaçınılmalıdır. Özellikle sert, yapışkan veya şekerli yiyecekler bu yiyecekler arasında yer alır. Sert yiyecekler, braketleri ve telleri kırabilirken, yapışkan yiyecekler diş tellerine yapışarak temizliği zorlaştırabilir. Tedavi sırasında diş hekiminiz, uygun diyet ve yiyecekler hakkında size rehberlik edecektir.

Çocuklar için ortodontik tedavi genellikle 7 yaş civarında başlatılabilir. Bu, dişlerin ve çenelerin doğru şekilde gelişmesini sağlar ve erken müdahale ile daha iyi sonuçlar elde edilir.

Çocuğunuz için ortodonti randevusu oluşturmak için tıklayınız.

Ortodontik tedavi sırasında ağız hijyenine özen göstermek, diş ve diş etleri sağlığını korumak için önemlidir. Diş telleri veya alignerlar kullanırken, dişlerinizi düzenli olarak fırçalamalı ve diş ipi kullanmalısınız. Diş hekiminiz, etkili bir ağız temizliği için gerekli teknikleri ve ürünleri önerecektir. Ayrıca, düzenli diş kontrolleri ve temizliği, tedavi sürecinin sağlıklı ilerlemesini sağlar.

Ortodontik tedavi sonrası, dişlerinizin sağlıklı bir şekilde kalmasını sağlamak için düzenli bakım yapılmalıdır. Tedavi bitiminden sonra retainer kullanımı, dişlerin yeni pozisyonlarını korumak için gereklidir. Ayrıca, düzenli diş fırçalama, diş ipi kullanımı ve düzenli diş hekimi kontrolleri, ağız sağlığınızı korur ve tedavi sonuçlarınızı sağlamlaştırır. Diş hekiminiz, tedavi sonrası bakım konusunda size ayrıntılı bilgi verecektir.

Ortodontik tedaviye başlama yaşı, genellikle çocuklar için 7 yaş civarında önerilmektedir. Bu yaş, olası diş ve çene problemlerinin erken tespiti ve zamanında müdahale için ideal bir dönemdir. Ancak tedavi genellikle 9-14 yaşları arasında başlar. Her bireyin durumu farklı olduğundan, ortodontik tedavi için en uygun zaman kişisel ihtiyaçlara göre belirlenir ve bir ortodontistle görüşülerek karar verilmelidir.

Diş teli takmak genellikle şiddetli bir ağrıya yol açmaz, ancak hafif bir rahatsızlık hissi olabilir. İlk takıldığında veya tel ayarları yapıldığında, hastaların %90-95’i bazı ağrılar veya rahatsızlıklar yaşar. Bu rahatsızlık, genellikle ilk 24-48 saat içinde zirve yapar ve birkaç gün içinde azalır. Diğer ayarlamalarda da benzer geçici bir rahatsızlık hissedilebilir. Ağrıyı hafifletmek için ağrı kesiciler ve ortodontik balmumu kullanılabilir. Genelde bu rahatsızlıklar kısa süreli ve yönetilebilir seviyededir.

Şeffaf alignerler ve geleneksel diş telleri arasındaki farklar şunlardır: Şeffaf alignerler estetik olarak daha hoş bir seçenektir çünkü neredeyse görünmezdir, oysa diş telleri metal ve daha dikkat çekicidir. Alignerler rahatlık açısından da avantajlıdır, çünkü plastik malzeme ciltte tahrişe neden olmazken, diş telleri metal brakeler ve teller nedeniyle ağız içinde rahatsızlık yaratabilir. Şeffaf alignerler çıkarılabilir, bu da yemek yeme, diş fırçalama ve diş ipi kullanmayı kolaylaştırarak ağız hijyenini iyileştirir. Geleneksel diş telleri ise daha karmaşık vakalar için daha etkili olabilir çünkü daha fazla baskı uygulayabilir. Alignerlere uyum göstermek, günlük 20-22 saat boyunca takılmasını gerektirir, aksi takdirde tedavi süresi uzar.

Ortodontik tedavi süresi, tedavi türüne ve bireysel duruma göre değişir. Ortalama olarak, sabit diş telleriyle tedavi süresi yaklaşık 2 yıl (24-30 ay) sürer. Diş çekimi yapılan vakalar genellikle daha uzun sürerken, çekim yapılmayan tedaviler ortalama 21-22 ayda tamamlanır. Invisalign gibi şeffaf plak tedavileri, vaka karmaşıklığına bağlı olarak 6 ay ile 18 ay arasında değişir. Ortodontik cerrahi müdahale gerektiren durumlar ise genellikle 2 yılın üzerinde sürebilir. Tedavi süresi, bireyin yaşı, diş bozukluğunun seviyesi, tedaviye uyumu ve kullanılan aparatlar gibi faktörlere bağlı olarak değişir.

Ortodontik tedavi sonrası dişlerin kaymasını engellemek için, ortodontistinizin önerdiği şekilde retainer (sabitleyici) kullanmanız gerekmektedir. Tedavi sonrasında ilk birkaç ay boyunca retainer’ın tam zamanında kullanılması, ardından gece boyunca kullanılmasına geçilmesi önerilir. Retainer kullanımı, dişlerin yeni konumlarında sabit kalmasına yardımcı olur ve diş etlerinin bu yeni duruma uyum sağlamasına olanak tanır. Retainer kullanılmazsa, dişler eski konumlarına kayabilir ve bu da tekrar tedavi gerektirebilir.

Yetişkinlerde çene kemiği gelişimi tamamlandığı için tedavi süreci daha uzun sürebilir ve bazı durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir.

Diğer Tedavilerimiz